Bir varmış bir yokmuş…Gide gide bitmez yolların olduğu uzak bir diyarda, çocukların bolca olduğu bir hayvan çiftliği varmış. Okuldan çıkan çocukların en sevdiği aktivite, hayvanları sevmek için o çiftliğe gitmekmiş. Ayşegül ve Zeynep de bu çiftliğe gitmek için sözleşmişler. Okuldan çıkıp annelerinden çiftliğe gitmek üzere izin almışlar. Anneleri izin verdiklerinde hiç beklemeden çiftliğe doğru yola koyulmuşlar.
Çiftliğe gitmişler ve bütün hayvanları sevmek için bir o yana bir bu yana koşmaya başlamışlar. Böylece vakit bir hayli geçmiş. Tam eve gitmek üzere yola koyulmuşken bir grup çocuk çiftliğe gelmiş. Bu çocuklar hayvanları sevmek yerine bir hayli hırpalamaya başlamışlar. Ayşegül ve Zeynep bunu gördüklerinde çok üzülmüşler. Hemen müdahale etmek istemişler.
Çocukları hayvanlara zarar vermemeleri konusunda uyarmışlar ama çocuklar onları terslemiş. Ayşegül ve Zeynep bu sefer oldukça öfkelenmişler. Çocuklarla kavga etmeye başlamışlar. Hayvanlardan uzak durmaları gerektiği konusunda çocuklara sert bir dille seslenmişler. Çocuklar etraflarına zarar veren ve saldırgan tiplermiş. Bu yüzden Ayşegül ve Zeynep’i hırpalamışlar. Bu arada yükselen sesleri çiftlik sahibi duymuş. Çocukların yanına gelerek olan biteni öğrenmek istemiş.
Ayşegül ve Zeynep, diğer çocukların hayvanlara zarar verdiğini ve bunun yanlış olduğunu anlatmak isterken çocukların tepkisiyle karşılaştıklarını anlatmaya başlamış. Çiftlik sahibi konuyu anladıktan sonra çocukları evin bahçesine davet etmiş. Çocukların hepsi bahçeye gelip oturmuş. Çiftlik sahibi konuşmaya başlamış.
Canlılara zarar vermenin ne kadar kötü bir davranış olduğunu, bütün çocuklara bakarak anlatmış. Doğaya ve hayvanlara zarar verdiklerinde yaşayabilecekleri bir dünyanın yavaş yavaş yok olacağından ve hayatın güzelliklerinden giderek mahrum olacaklarından bahsetmiş. Kendilerine yapılmasını istemedikleri hiçbir davranışı, doğadaki canlılara yapmamaları gerektiğini anlatmış sakinlikle. Ayşegül ve Zeynep’e çok teşekkür etmiş bu duyarlı davranışlarından dolayı.
Diğer çocuklara dönerek böyle bir şeyi tekrarlamayacaklarına dair söz vermelerini istemiş. Sonra hepsini hayvanların olduğu kısma götürerek hayvanların gözlerinin içine bakıp onlara sevgilerini iletmelerini ve diğer çocukların da hayvanlardan özür dilemelerini istemiş. Çocuklar çiftlik sahibinin tüm söylediklerini yapmışlar. Diğer çocuklar çiftlik sahibinden ve hayvanlardan özür dileyerek nasıl yanlış bir davranışta bulunduklarını anlamışlar. Daha sonraki günlerde hep birlikte çiftliğe gelip diledikleri gibi hayvanlarla oynamışlar.